İdrar kaçırma tıbbi adıyla üriner inkontinans, istemeyerek idrarınızı tutamama durumudur. İdrarınızı tutamadığınızda, kontrolsüz bir şekilde idrar kaçırma sorunu yaşarsınız. Basitçe idrar kaçırma istemsizce idrarın dışarı sızması olarak da tanımlanabilir.
Kontinans dediğimiz şey büyük abdest, gaz ve idrarın kişinin kendi kontrolünde olabilmesi durumudur. Kontrol edememesi ise inkontinans olarak tanımlanır. İdrar inkontinansı da idrar tutamama sorunu olarak bilinir.
Üriner inkontinans yani halk arasında dile getirilen idrar kaçırma istemsiz olarak idrarınızı kaçırmanız durumudur.
Üriner inkontinans (idrar kaçırma) kadınlarda, erkeklere göre daha fazla görülür. Sebebi ise kadınlarda mesaneden sonraki idrar kanalcıkları (üretra) erkeklere göre daha kısa ve doğum travmalarının daha çok yaşanmasıdır. İlerleyen yaşla beraber neredeyse toplumdaki kadınların büyük bir kısmında görülmeye başlar.
Hiç doğum yapmamış kadınlarda idrar kaçırma sorunu ile karşımıza gelebilir. Sebeplerine gelecek olursak, kronik kabızlık, aşırı kilolu olma, astım ve sigara içme gibi altta yatan sebepler olabilmektedir. Aşırı kilo kadınlarda pelvik taban kasları karın içi ağırlığı taşımakta güçlük çektiği için bir süre sonra idrar kaçırmaya neden olabilmektedir.
Birçok kadın idrar kaçırma sorunu fiziksel, sosyolojik ve psikolojik olarak yaşam kalitesini düşürebiliyor. Cinsel hayatını da olumsuz yönde ne yazık ki etkileyebiliyor. İdrar kaçırma birçok sebeplere bağlı olarak meydana gelebilmektedir ve bu sebeplere göre de tedavisi planlanmaktadır.
Mesanede ulaşabilen enfeksiyonlar, vajinal enfeksiyonlar, mesane taşları, zor ve travmatik doğumlar, hormonal değişimler, mesane tümörleri, sinir sistemini etkileyen hastalıklar, mesane çıkışını tıkayan hastalıklar, yaşlılık, aşırı çay ve kahve tüketmede idrar kaçırmanın temel nedenleri arasındadır. Esasında idrar kaçırma bir hastalık değildir, hastalığın bir semptomudur yani belirtisidir.
İdrar kaçırma varlığı ciddi bir durumun habercisi olabilir. Yaş artışı ile beraber ortaya çıkan bir hastalık gibi düşünmemek gereklidir ve bu nedenle de önemlidir. Çünkü idrar kaçırma şikayetinin büyük bir kısmı doğum yapmış kadınlarda daha fazla görülmektedir.
Diyabetin uzun süren etkilerine bağlı olarak mesane sinirlerinin hassasiyetinin azalmasıda idrar kaçırma nedeni olabilir.
Kas kontrolünü kaybolmasına neden olan multipl skleroz, romatizmal hastalıklar gibi durumlarda idrar sıkışmasına neden olur. Bu durumda idrar kesesinin sağlıklı bir şekilde görevini yerine getirmesine engel olabilmektedir.
Gün içerisinde kafein içeren koyu demli çay-kahve içilmesi ve özellikle bunların akşam saatlerinde yoğun tüketilmesi bazı sağlık sorunlarını tetikleyip idrar kaçırma sorunlarına arttırır.
Günlük yaşamda idrar kaçırma problemi kadının yaşam kalitesini etkileyen, ciddi bir sağlık sorunudur. Kişinin utanmasına, toplumdan kendini soyutlamasına ve özel yaşamdan kaçınmasına neden olan önemli bir sağlık sorunudur.
İşin aslı kadınların birçoğu bu durumu ne yazık ki normalize ediyorlar. Yani yaşlanmayla beraber normal kabul ediyorlar. Tedavi için bir hekime başvurmayı geciktirmekte veya utandığı için bunu yakınlarına bile söylemeyip tedavi olmak amacıyla bir sağlık kuruluşuna başvurmayı ertelemektedir. Halbuki gelişen teknolojilerle bu sorunun çözümü vardır.
Hastalarım bana başvurduğunda, sıklıkla şunu ifade ediyorlar. İdrara sıkışma olasılığı nedeniyle, uzun seyahatlerden ve gezilerden kaçındığını, arkadaşlarıyla bir plan yapamadıklarını, kendilerini olduğundan daha yaşlı ve hatta çocuk gibi hissettiklerini, misafir kabul etmediklerini, ‘’Acaba kokuyor muyum? Etrafımdakiler benden koku alıyor mu?’’ diye düşünüp birçok aktiviteye katılmadıklarını söylüyorlar.
Giderek yalnızlaşıp ve depresyon gibi ruhsal durumlar maalesef yaşayabiliyorlar. Ve hatta bazı kadınlar geceleri sık sık tuvalete gitme ihtiyacı olduğunu, tuvalete yetişememe korkusuyla, düşme tehlikeleri atlattıklarını kliniğimize başvurduklarında bize sıkça ifade ediyorlar.
İdrar kaçırma sorunu yaşayan kadınlar, fizyolojik açıdan, sosyal açıdan, psikolojik açıdan ve yaşam kalitesi açısından birçok sıkıntı ile karşı karşıya gelmektedirler. Zamanla günlük hayatlarını etkileyen, insan ilişkilerini ve sosyal yaşantısını bozan bu durum cinsel hayatlarına da yansır. Eşlerine karşı kendilerini mahcup ve utanmış hisseden, bu kadınlar zamanla cinsel isteksizlik geliştirmekte ve cinsel ilişkiden kaçınmaktadırlar. Bu drum zamnala evlilik ve çift problemlerine neden olmaktadır.
Stres tipi idrar kaçırma sorunu olan kişilerin, karın içinde basınç oluşturan bir eylem yaptıklarında ki bu eylemler; hapşırma, gülme, öksürme, ağır kaldırma, ip atlama ve trambolinde zıplama gibi fiziksel eforda idrar kaçırma durumunu adıdır. Stres üriner inkontinans, genç kadınlarda görülen idrar kaçırmanın en sık sebebidir.
Yaşlı kadınlarda ise ikinci en sık sebeptir. Zorlu doğum öyküleri, iri bebek doğurma, ileri yaşta anne olma, doğum eyleminin çok uzaması ve çok doğum yapma gibi sebepler stres tipi idrar kaçırmanın en sık nedenleridir. Doğumdan sonra idrar kaçırma sorunu olmasa bile menopozla beraber yaşlılık sürecinin uyarmasıyla çoğu kadında idrar kaçırma problemi başlar. Bunun haricinde yaşlanma olmadan da sık öksürmeye neden olan, astım gibi, amfizem gibi ve kistik fibrozis gibi kronik akciğer hastalıklarında da stres tipi idrar kaçırmaya neden olabilir.
Zamanla giderek mesane kasları zayıflar ve kaçırma tablosu ilerler. Bu tip idrar kaçırmada başlangıçta az miktarda idrar kaçırma olurken, zaman ilerledikçe günlük hayatı etkileyecek miktarlarda idrar kaçırma günlük hayatı olumsuz etkileyecek sonuçlara neden olur.
Aşırı aktif mesane idrar kaçırmada, aniden gelen idrar hissi ile birlikte tuvalete yetişemeden, istemsiz bir şekilde idrarın kaçması durumuna denilir. Urge aşırı istek anlamına gelir. Bu tip idrar kaçırmada, idrar kesesine (mesane) veya idrar kanalına (üretra) bağlı anatomik herhangi bir sorun bulunmamaktadır. Bu kadınlar idrar kesesi tam dolu olmadığı halde, kendini tuvalete sıkışmış gibi hisseder. Ardından sıkışmayı, tuvalete yetişememe takip ederse sıkışma tipi idrar kaçırma sorunu olduğunu düşünürüz.
Sıkışma durumu her zaman idrar kaçırmaya neden olmaz. Ancak arkadaşlarınızla toplandığınız bir mekanda veya uzun süren bir seyahatte, sosyal hayatınızın içerisinde, iş nedeniyle olan bir toplantıda, sosyal hayatınızın kalitesinin bozulmasına neden olabilir. Özellikle kadınlarda sistit gibi bakterilerin neden olduğu idrar yolu enfeksiyonlar, idrar kesesinde taş varlığı, multipl skleroz gibi kas sinir sistemini etkileyen hastalıkların varlığı sıkışma tipi inkontinansa neden olan en sık sebeplerdendir.
Sıkışma tipi idrar kaçırmada, idrar kesesinin kasları zayıf çalıştığı için gelişen stres tipi idrar kaçırmadan farklı olarak idrar kesesinin kasları aşırı aktif çalıştığı için oluşmaktadır. Bir çeşit nörolojik hastalık olan Urge tipi idrar kaçırmada sinirsel ileti bozukluğu vardır.
Geçici olarak idrar yolu enfeksiyonları, idrar yolundaki taş durumlarında da bu tip kaçırma olabilir. Fakat bu geçici bir durumdur, mevcut hastalığın tedavisi sonrası sorun düzelir. Nörolojik hastalıklara eşlik eden urge inkontinansta ilaç tedavileri kullanılmaktadır.
Mikst idrar kaçırma tipinde, hem stres tipi idrar kaçırma, hem de sıkışma tipi idrar kaçırma belirtileri bir arada vardır. Kadınlardaki idrar kaçırmanın en yaygın tipidir.
Hangi tip idrar kaçırma şikayetinin semptomu ağır basıyorsa, o şikayetin yoğunluğuna ve ürodinamik testlerin sonuçlarına göre tedavi cerrahi ve medikal olarak planlanmaktadır. Mikst tip idrar kaçırma kadınlarda görüldüğü gibi erkeklerde de görülebiliyor. İleri yaş erkeklerde veya prostat ameliyatı sonrası bu sorunla erkeklerde yüz yüze gelebiliyor.
Taşma tipi idrar kaçırma genellikle çok yaşlı insanlarda görülen bir idrar kaçırma tipidir. İdrar yapmak için idrar kesesi kasları kasılırken idrar çıkış kapağının yeterli gevşeyemediği bir durumdur. İdrar boşaltılması tam olmadığı için mesanede bir miktar idrar kalır ve bu idrar sürekli bir idrar kesesi üzerinde baskı oluşturur. İdrar miktarı belli bir seviyenin üstüne çıktığı zaman da basınçla idrar kapağının açılmasına ve birden idrar boşalmasına neden olan bir rahatsızlıktır. Kadınlarda en çok rahimin sarktığı durumlarda, kas kontrolünün sağlanamadığı ve sinirsel hasarın olduğu ileri derece şeker hastalıklarında veya omurilik zedelenmelerine neden olan hastalıklarda, mesanenin sinir hücreleri hasarlandığı için taşma inkontinansı sık görülür.
Refleks idrar kaçırmada, kişi hiçbir idrar geldiği hissi olmadan birdenbire idrar kaçırması durumudur. Sinirsel sistemine zarar veren hastalıklarda, omurilik zedelenmeleri, trafik kazaları, radyoterapi gibi sinir sistemine yan etki yapan tıbbi müdahaleler sonucunda bu tip idrar kaçırmalar yaygın olarak görülebilmektedir.
İleri yaşlarda, alzheimer, inme ve demans gibi hastalıklara bağlı olarak, düşünme ve eyleme geçme gerektiren tuvalete gitme ihtiyacını bilemeyecek durumda olan bireylerde veya omurilik yaralanmaları gibi mesaneyi yöneten sinir sisteminin hasarlanmalarında idrar kaçırma problemine ek olarak büyük abdest kaçırma problemi de görülebiliyor.
Cinsel ilişki sırasında penisin ilk penetrasyonuyla, penisin git gel hareketleri sırasında ve orgazm anında idrar kaçırma durumu olarak tanımlanır. Bu durumu yaşayan kadınlarda özgüven kaybı, cinsel istekte azalma ve orgazm olamama gibi cinsel fonksiyon bozuklukları ardı ardına zamanla gelişmektedir. Bu sorunu olan kadınlar, yıllarca bu konuyu kendi kendilerine itiraf etmekte de güçlük çekmekte, doktorlarına konuşmakta utanmaktadır. En son evrede hekime başvurduklarında ise planlanan tedavi ile iyileşme sağlanmaktadır.
Eğer idrar yaparken yanma ve sızı gibi bir sorunuz varsa bu bir enfeksiyon olduğunu düşündürür. İdrar kültürü ile ne tür bir bakteri var tespit edilir ve buna göre de bir antibiyotik tedavisi ile kişinin idrar kaçırma sorununu ortadan kaldırılır. Bazen de hiçbir semptom olmadan asemptomatik bakteriüri dediğimiz durumlarda da idrar kaçırma sorunu olabilir.
O nedenle de idrar kaçırma için başvuran her hastaya öncesinde bir idrar testi yaptırmak gereklidir. Jinekolojik muayene sırasında hekiminiz stres testi ve Q tip testi dediğimiz testlerle idrar kaçırmanızın tipini belirlemek için size bazı testler uygular. Stres testi, ayakta, oturarak ve jinekolojik muayenede yapılabilir. Bu sırada hekiminiz sizden şiddetli bir öksürme yapmanızı ve bu sırada idrar kaçırıp kaçırmadığınızı gözlemlemek ister. İdrar kaçırma sorunuz varsa stres tipte bir idrar kaçırma sorununuz olduğu söylenebilir.
İdrar kaçırma miktarının ölçümü için kolay bir yöntem vardır. Kişi bir çay kaşığı ile bir çorba kaşığı arasındaki miktarda bir sıvı iç çamaşırına sızmış ise bunu hafif düzeyde idrar kaçırma sorunu olduğu söylenebilir. İki çorba kaşığından çok bir çay bardağını doldurabilecek kadar da bir idrar akmış ise buna orta şiddetli idrar kaçırma diyebiliriz. Bir çay bardağından daha fazla bir idrar akmış ise buna ise şiddetli idrar kaçırma sorunu olduğunu söyleriz.
İdrar kaçırma sorunu kadınlarda erkeklerde göre daha sık meydana gelmektedir. Çünkü kadınlarda idrar kanalı yani üretranın boyu erkeklere göre anatomik olarak daha kısadır. Bunun dışında, menopoz, hormonal sıkıntılar, doğum travmaları ve hamileliğin kendisi de kadınlarda idrar kaçırma sorunlarını artırır.
Yukarıda bahsettiğim bu tip idrar kaçırmaların birçoğunun tedavisi mümkün ve idrar kaçırma sorunları kişinin yaşam kalitesini, sosyal hayatını, ruhsal ve psikolojik boyutta etkileyen ciddi bir sorundur ve birçoğunun da tedavisi vardır. İlk olarak böyle bir sorununuz varsa bu alanda deneyimli ürojinekoloji eğitimi almış kadın hastalıkları ve doğum uzmanına veya bu alanda çalışan bir üroloji uzmanına başvurmalısınız.
Biz kliniğimize başvuran idrar kaçırma sorunu olan hastalarımıza, ilk olarak vajinal ve pelvik muayene yapıyoruz. Ayrıntılı bir ön görüşme ile altta yatan tıbbi sorunların saptanması için jinekolojik öykü alırız. İdrar kaçırma, hem gençlerde hem yaşlılarda kişinin sosyal hayattan izolasyonuna neden olan ruhsal problemlere neden olan, yaşam kalitesini etkileyen önemli bir sağlık sorunudur.
Bazılarının altında hayatı tehdit eden, ciddi hastalıklar bulunabilir. Nörolojik durumlar, mesane kanserleri ve hatta uyku apnesi gibi sorunlar altta yatıyor olabilir. Bu nedenle de ayrıntılı anamnez çok önemlidir. Böyle bir sorunuz varsa, tedavi için hekiminize başvurmanız çok önemlidir.
Bu satırları okuyan siz sevgili okurum, yukarıda yazdığım metinleri okuduysanız yaşam kalitenizi olumsuz etkileyen, sizi sosyal izolasyona mahkûm eden, cinsel hayatınızı olumsuz etkileyen ve giderek artan idrar kaçırma problemi, yaşlılık hayatınızda da çözüm üretmekte güçlük çekeceğiniz bu sağlık sorunu haline gelir. Bunu görmezden gelmeyin, utanmayın, bir çıkış yolu var tabii ki ve tedavisi de var. Öncelikli olarak bu alanda (ürojinekoloji) çalışan bir kadın doğum uzmanına veya üroloji uzmanına başvurmalısınız.
Ürojinekoloji ile ilgilenen hekiminiz önce ayrıntılı anamnez ve öykünüzü aldıktan sonra, sizi jinekolojik muayene ile değerlendirir. Vajinal muayene ile pelvik kaslarınızı, mesane kaslarınızın kontrolünü yapar. İdrar kaçırmanın tipini belirledikten sonra tedavinizi düzenleyecektir. Çok sayıda normal doğum yapan kadınlarda, rahimde ve vajina duvarlarında sarkmalar olabilir.
Jinekolojik muayeneden sonra tam idrar tahlili, idrar kültürü, böbrek yollarında taş ve kitle varlığının araştırılması için ultrasonografik görüntüleme gibi bazı tetkiklere başvurulur. İdrar kaçırmanın tipini ortaya koymak için ürodinamik testlerle değerlendirme yapılabilir.
İdrar kaçırma sorunu, hem gençlerde, hem de yaşlarda ciddi problemlere neden olan bir sağlık sorunudur. Bu sorun görmezden gelindiğinde, bazen altta kanser gibi insanın hayatını tehlikeye sokan bir hastalığın belirtisi de olabilir. O halde bu sorununuzu görmezden gelmeyin, utanmayın endişelenmeyin. Bu alanda çalışan ürojinekoloji eğitimi almış bir kadın doğum uzmanı ile mutlaka görüşün.
İdrar kaçırma tedavi yöntemleri çok çeşitlidir. Kadınlarda idrar kaçırma tedavileri idrar kaçırmanın tipi, şikayetleri, semptomların ağırlığına, kaçırılan idrarın miktarına göre değişkenlik göstermektedir. Temel olarak idrar kaçırma tedavileri; medikal yöntemler (lazerle, ilaçla tedavi vs.),cerrahi yöntemler ve yaşam tarzı değişiklikleri üçe ayrılır.
Gelişen teknolojinin son yıllarda, estetik ve kozmetik jinekolojinin yaygın kullanım alanına giren karbondioksit lazer uygulamaları ve kişinin kendi kanından hazırlanan trombositten zengin plazma (P*RP) gibi uygulamalar idrar kaçırma sorunlarının tedavisinde yaygın kullanılmaya başlanmıştır. Bu nedenle de tedavide ilk basamak ameliyat dışı yöntemlerin kullanılması ön plandadır.
Ayrıca Pelvik taban kaslarının egzersizleri, idrar çıkış deliğinin darlığı durumunda lokal östrojen uygulamaları, menopoz döneminde lokal östrojenli kremler, lokal olarak hyaluronik asit uygulamaları tedavide faydalı olmaktadır.
Tüm bunları ek olarak oral yoldan mesane kasının reseptörleri üzerinde etkili olan ilaç tedavileri de tedaviye eklenebilmektedir. İleri düzeyde rahim sarkması ve idrar kesesi sarkması olmayan, cerrahi düşünülmeyen her hastaya vajinal yoldan lazerle vajina gençleştirme ve idrar kaçırma tedavileri son yıllarda oldukça yüz güldürücü sonuçlar elde etmemizi sağlamıştır.
Ayrıntılı jinekolojik anemnez, diğer sağlık sorunlarının tespitine ve idrar kaçırma tipinin belirlenmesine yönelik sorgulama son olarak jinekolojik muayenenin ardından cerrahi planladığımız hastalarda, ilk cerrahi operasyonun başarısı oldukça yüksektir. Cerrahinin başarısını ayrıca hastanın yaşı, menopoza girip girmemesi, obezite varlığı, hangi tip idrar kaçırmanın olduğu, beraberinde ‘’rahim sarkması var mı yok mu?’’ gibi durumlar cerrahinin başarısını direk olarak etkilemektedir.
Cerrahide birçok ameliyat yöntemi kullanılmaktadır. Hangi ameliyat yönteminin uygulanacağına, hastanın jinekolojik muayenesi, ultrasonu, rahim sarkması gibi durumların varlığı, ürodinamik test parametreleri, cerrahi deneyim ve cerrahiye bağlı sonrasında gelişebilecek komplikasyonlar ve bunların yönetimi düşünülerek karar verilir. Hekim, hangi ameliyat yöntemini uygulayacağını hasta muayenesi sonrası hastası ile birlikte karar verir.
İdrar kaçırma problemi olan kadınlarda günümüzde cerrahi dışı yöntemler de sıkça uygulanmaktadır. İnkontinas tipine göre bazı hastalarda karbondioksit lazerle yapılan vajinal lazer uygulamaları, vajinal radyofrekans, manyetik sandalye tedavileri gibi teknolojileri tek tek veya bir arada kombine ederek tedavi başarısında yüz güldürücü sonuçlar elde edilmektedir.
Lazerle idrar kaçırma tedavisi, özellikle menopozda, ileri yaşlarda farklı sağlık sorunlarından ötürü ameliyat olamayan hastalarda, ameliyata alternatif bir tedavidir. Ağrı acı yok denecek kadar azdır. Bu konu ile ilgili detaylı bilgi almak için kliniğimizle iletişime geçerek, bizimle ayrıntılı görüşmeye sağlayabilirsiniz.
Son yıllarda kozmetik jinekolojinin gelişmesi ile karbondioksit lazer teknolojileri jinekolojinin kullanım alanına yaygın olarak girmiştir. Özellikle stres tipi idrar kaçırma ve mikst tip idrar kaçırmada etkin olduğu, ağrısız ve acısız bir şekilde 10-15 dakikalık bir sürede ve jinekolojik muayene masasında uygulanır. Bu amaçla özel vajinal proplar üretilmiş olup, tüm vajina duvarına 360 derece lazer atışı yapılmaktadır.
Dermal bölgede kontrollü bir termal hasar oluşturularak, deri altındaki kollajen ve elastik bağ dokusunun olduğu alanda, kollajen ve elastik bağ doku artışına ve yeniden kollajen fibrillerin organize olmasına fayda sağlamaktadır. İşlem kısa, ağrısız, herhangi bir cerrahi müdahaleye ihtiyaç olmadan ve anesteziye ihtiyaç duyulmadan, hafif ve orta düzey idrar kaçırmaları tedavilerinde kendini başarıyla ispat etmiş bir yöntemdir.
Uygulamadan sonra kişi yürüyerek klinikten çıkmakta günlük yaşantısına devam edebilmektedir. Aynı seansta vajinal kuruluk, vajinal sıkılaştırma ve vajinal gençleştirme işlemi de beraberinde uygulanmaktadır.
Son yıllarda P*RP'nin hayatımıza girmesiyle mesane ön duvarına uygulanan P*RP ve lazerle kombinasyonunun idrar kaçırma tedavilerinde oldukça başarılı gösterilmiştir. Bunu klinik gözleminde de sıkça görmekteyim. Bunun dışında, bazı idrar kaçırma tiplerinde de mesane içine b*otoks uygulanmakta 6-8 süreyle kişinin idrar kaçırması üzerine olumlu etkisi olduğu görülmüştür.
Urge tip idrar kaçırma başta olmak üzere, mikst tip idrar kaçırma durumlarında da ilaç tedavileri kullanılır. Bu ilaçlar sinir sistemi üzerinden etki ederler. İlaç tedavisinin süresi, dozu, kişiye semptoma ve idrar kaçırmanın tipine göre değişkenlik göstermektedir. Bu ilaçlar oldukça başarılı olmakla beraber, bazı yan etkilerine sahip oldukları için hekim kontrolünde ve düzenli takiplerle kullanılması gereken ilaçlardır.
Alfaadrenarjik agonistler, antikolinerjikler ve lokal etkili östrojen tedavileri sıklıkla kullandığımız ilaçlardandır. Son yıllarda antidepresanlardan duloksetin isimli ilacın da stres tipi idrar kaçırma üzerine etkili olduğu tespit edilmiştir. Fakat bu ilaçların birçok yan etkisi de bulunmaktadır. Halsizlik, ağız kuruluğu, kabızlık, bulantı ve göz içi tansiyonu yükselmesi gibi istenmeyen yan etkiler yoğun yaşanırsa ilaç tedavileri tekrar gözden geçirilmelidir.
Anatomik olarak vajinanın ön duvar komşuluğunda idrar kesesinin yani mesane vardır. İdrar kesesinin vajinadan dışarıya doğru fıtıklaşması, sarkması olayına Sistosel denilir. Sistoseli olan kadınlar bacak arasından vajinasına baktığında, özellikle tuvalet sırasında, vajinanın ön duvarının eline geldiğini, bombeleştiğini, fıtıklaştığını ve aşağıya doğru dokuların sarktığını kendi fizik muayenesi ile hissedebiliyorlar ve bu sorun ile sıklıkla bize sıklıkla başvuruyorlar. Bu sorunların cerrahisi, ameliyathanede, anestezi altında, vajinanın ön duvarının onarımı, kopan kas, fasya ve bağ dokusu planlarının tamiri olan Kolporafi Anterior isimli cerrahi operasyonla yapılır. Bu ameliyat ile vajinanın ön duvarına kesi yapılır. Zayıflayan bağ dokusu emilmeyen cerrahi dikişlerle güçlendirilir. Sarkan deri fazlalıkları çıkarılıp dokular birbirine dikişlerle yeniden yaklaştırılır. Mesane tabanını güçlendiren, mesane boynunu ve idrar kanalcıklarını güçlendiren bu cerrahi yöntemle hafif idrar kaçırma sorunları ortadan kalkmaktadır.
Kadınlarda idrar kaçırma problemi 40'lı yaşlardan sonra sıklıkla gözlenen bir durumdur. İdrar kaçırma şikayeti olan bir kadın başvurduğunda, altta yatan tıbbi neden saptandıktan sonra tedavi planı yapılır. Özellikle öksürünce ve hapşırınca idrar kaçırması olan yani stres tipi idrar kaçırma sorunları olan genç kadınlarda askı ameliyatları oldukça başarılı sonuçlar vermektedir.
Bu tip cerrahiler özellikle stres tipi idrar kaçırması olan (öksürünce, gülünce hapşırınca idrara kaçırma) hastalarda tercih edilir. Vajinayla mesane arasında yer alan bağ dokularında (pubo serviko vajinal fasya) fıtıklaşma ve hasar bulunduğu için idrar kanalcığı (üretra) ve idrar kesesi (mesane) aşağıya doğru fıtıklaşmıştır. İdrar kanalcığı ile idrar kesesi arasındaki açı bozulmuştur.
Midüretral askı ameliyatları üretra ortasına yerleştirilen örgü (mesh) ile yapılmaktadır. Bu yönteme bazen Sistosel cerrahisi de eklenebilmektedir. Mesane boynuyla üretra arasındaki açı bozulduğu için üretra mobilizasyonunu düzeltmek amacıyla yapılan askı ameliyatlarından en çok TOT (transobturator tabe) ameliyatı ve TVT (transvajinal tabe) ameliyatları yapılmaktadır. Bu ameliyatlar ameliyathanede, vajinal yoldan yama yani örgü (mesh) kullanılarak yapılmaktadır.
Bu ameliyatlar stres tipi idrar kaçırması olan kadınlar genç kadınlarda en çok tercih edilen ameliyatlardır. TOT (Transobturator Tabe) ve TVT (Transvajinal Tabe) ameliyatı olarak adlandırılır. Ameliyathanede, spinal anestezi ya da genel anestezi altında, vajinal yoldan mesane boyununun örgü (mesh) kullanılarak kaldırıldığı, genital bölgedeki kemiği asıldığı ve vajina içinde sabitlendiği ameliyat yöntemleridir.
TOT ve TVT ameliyatlarında, orta üretra askı cerrahisi ameliyatlarıdır. Bu ameliyatlarda özel bir maddeden yapılmış dokuya uyumlu yama şeklinde bir ağ örgü, idrar kanalının (üretra) altına yerleştirilir. Bu askı idrar kanalının altını destekler. Ameliyat sırasında cerrah alt karın bölgesinde ve vajinada küçük insizyonlar yapar. Vajinadan açılan bu kesilerden sadece bir iğnenin geçeceği büyüklüktedir. Özel bant mesanenin etrafından geçilir, üretra ve mesaneye bu şekilde kaldırılır.
Ameliyat sırasında cerrahınız doğru miktarda destek sağlamak için bandın gerginliğini ayarlar. Ameliyattan sonra bu bant çıkarılmaz, artık vücudunuzun bir parçası haline gelir. Dışarıdan gözükmez ve sarkma yapmaz. Daha sonra bu açılan kesiler özel dikişlerle kapatılır. Sonraki günlerde de bu dikişler alınmasına gerek kalmadan kendiliğinden emilir. Aynı sırada vajinada bir bolluk varsa ek olarak vajina daraltma ameliyatları da askı ameliyatlarına eklenebilir.
Bu ameliyattan sonra bir gece hastanede yatışınız olur. Ertesi gün idrar sondanız çıkarılır ve rahat idrar yaptığınız görüldükten sonra eve taburcunuz sağlanabilir. Ameliyattan sonraki ilk bir hafta evde istirahat ettikten sonra, günlük yaşamınıza çok rahatlıkla dönebilirsiniz. Ameliyattan sonraki bir ay süreyle cinsel aktivite, havuz, hamam gibi faaliyetlerden uzak durulur. Bir ay süreyle tuvalete gidildiğinde taharet alınmak için kaynamış soğumuş suyla ve özel antiseptik solüsyonlarla yıkanması tavsiye edilir.
Bu iki ameliyatta aynı prensiple çalışır. Midüretra dediğimiz idrar kanalının ortasından geçen bu bantın vucuttan çıktığı yer temel farktır. Bacakların vulvayla birleştiği kasık bölgesinden çıkması Tot ameliyatında, sezaryen hattının olduğu yer olan karnınızdan çıkması ise TVT ameliyatında olur. Bant olarak kullanılacak özel sentetik meshin, asma ve idrar yoluna ulaşma şekli aynıdır. Hangi ameliyatın seçileceğine hasta karar verme bilgisine sahip değildir. Bu cerrahın, ayrıntılı muayeneye, anamnez sonrası kendi belirleyeceği bir konumdur. Her iki operasyonda benzer sürede sonlanır ve başarı oranları birbirine çok yakındır.
Ameliyat öncesi hastanın kullandığı ilaçlar listelenmelidir. Ameliyattan önce özellikle aspirin, kan pıhtılaşmasını zorlaştıran ilaçları bırakmak gerekir. Bunun yerine farklı ilaçlara geçilebilir. Ameliyat öncesi sigara içimi varsa ameliyattan bir hafta önce bırakması sağlanmalıdır.
Ameliyattan önce 12 saat boyunca hiçbir şey yiyip içmemesi istenmektedir. Eğer hasta ilaç kullanıyorsa küçük bir yudum suyla bir ilaçlarını almasına müsaade edilebilir. Ameliyattan önce hasta olası komplikasyonları ve riskleri hekimi ile konuşmalıdır. Ameliyat zamanı geldiğinde belirtilen saatte hastanede bulunmalıdır.
Ameliyattan sonra hasta kendine geldikten ve vital bulguları stabilleştikten sonra kendi odasına alınır. Hasta genel anestezi olmuşsa, akciğerlerinin açılması için derin nefesler alması istenir. Mesanede bir sonda bulunmalıdır. Bu sonda hastanın kendi kendine mesanesini boşaltabileceği zamana kadarda çıkarılmaz.
Kanamayı durdurmak için vajinada bazen bir gazlı bez veya tampon bulunur. Tampon kanamanın durumuna göre ameliyattan birkaç saat sonra alınabileceği gibi ertesi gün, hatta birkaç gün sonra da çıkarılabilir. Eve gittikten sonra hastanın kendisine ilaçları, pansuman bakımı, beslenme ve banyo ve aktiviteler ile ilgili bilgiler verilir. Sigara içiyorsa yara iyileşmesi tamamlana kadar bırakması tavsiye edilir. Bir hafta sonra da kontrole davet edilir.
İdrar kaçırma ameliyatları yaygın olarak yaptığım ameliyatlardandır. Uzun yıllardır yaptığım ameliyatların sonucunda tedavinin başarılı olduğunu hem bilimsel literatür ışığında hem de ameliyat yaptığım hastalarımda izleyebiliyorum. İdrar kaçırma ameliyatlarından sonra beklediğimiz tıbbi sıkıntılar şunlardır. Ağrı, kanama ve idrar yapma zorlukları ilk birkaç gün oluşmaktadır. Bir haftanın sonunda da bu durumların çoğu düzelmektedir. Mesane tabanına konulan dikişlerin yarattığı ödem nedeniyle iyileşme süreci 3-4 ayı bulabileceği için ilk başlarda sık idrara gitme, bazen de damla damla idrar yapma, yaptıktan sonra rahatlamama gibi semptomlar görülebilmektedir. Ama bu semptomlar geçicidir.
Mikt tip idrar kaçırma sorunlarında, askı cerrahisi yapıldıktan sonra karın içi basıncını arttıran durumlar, yani öksürünce hapşırınca ve gülünce olan idrar kaçırmalar düzelmektedir. Mikst tip inkontinansa sebep olan diğer hastalıkların varlığı nedeniyle hastalarda uzun vadede, idrar boşaltamama, ve diğer tip idrar kaçırma sorunları devam etmektedir. Bundan dolayı cerrahi iyileşme sonrası medikal ve davranışçı tedavilere de devam etmek kişinin faydasına olacaktır.
Esasında idrar kaçırma tedavisi, altta yatan sebeplere bağlı olarak düzenlenir. Hangi tip tedavi uygulanacağı, bu sebepler belirlendikten sonra, eğer cerrahi yöntem tercih edilmişse, hangi tip cerrahinin uygulanacağı ise hastanın yaşı ve diğer başka faktörlere bağlı olarak planlanır.
Ani tip idrar kaçırmalarında, ilaç tedavileri, pelvik taban fizyoterapisi, lazer ve benzeri tedaviler kullanılabilirken stres tipi idrar kaçırmada, yani öksürünce hapşırınca olan idrar kaçırmalarda, jinekolojik muayenede vajina duvarlarında sarkmalar varsa cerrahi yöntemler mutlaka uygulanmalıdır.
Eğer rahimde vajinadan dışarıya doğru çıkmışsa, ileri yaş grubu kadınlarda, vajinal yoldan rahimide almak gerekebilir. Daha genç kadınlarda, rahim korunarak, rahim leğen kemiklerine veya sırt kemiklerine asılarak zımbalanabilir. Bu ameliyatlarda özel bir örgü, yama (mesh) kullanılır. Ameliyatları, vajinal laparoskopik ya da açık cerrahi şeklinde yapmak mümkündür. Genç kadınlarda en çok TOT ve TVT gibi cerrahi operasyonlar uygulanmaktadır. Fakat bu ameliyatlar öncesi detaylı ve tam bir değerlendirme yapılması ameliyat başarısı için oldukça önemlidir.
İdrar kaçırma problemlerinde medikal ve cerrahi tedavilere ek olarak yaşam tarzı değişiklikleride önermekteyiz. Kadınların günlük hayatında rahatlıkla uygulayabileceği bu değişikliklerden bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz.
Normalde bir insanın günlük idrara çıkma sıklığı gündüzleri 4-6 defa, geceleri ise 1-2 defa olmalıdır. Gündüzleri 8'den fazla idrara çıkmak normal kabul edilmemektedir. Geceleri ise 2’den fazla gitmek gene normal kabul edilmemektedir. Tedavide ilk olarak kişiden işeme günlüğü tutması istenir. işeme günlüğü, kişinin 24 saat boyunca kaç defa idrara çıktığı, günlük aldığı sıvı miktarları ve attığı sıvı miktarlarının ölçümlerine göre belirlenir.
Alınan sıvının cinsi, kaç defa idrar kaçırdı, iki idrarın arasındaki zamanlarda not alınır. İşeme günlüğü sonrasında problem tespit edildiğinde, mesane kaslarının eğitim amacıyla pelvik taban kas güçlendirme egzersizleri yani kegel egzersizleriyle mesane kasının dayanıklılığının gücünün arttırılması hedeflenir. İdrar kaçırma sorunlarında azalma bu tedavinin sonunda sağlanır.
Pelvik taban kas egzersizleri, mesane kaslarının eğitim amacıyla pelvik taban kas güçlendirme egzersizleri yani kegel egzersizleriyle mesane kasının ve pelvik kas gücünün arttırılması hedeflenir. Vajinanın içine bazen farklı ağırlıkta koniler de kullanılarak uygulanabilir.
Pelvik taban egzersizleri günlük yapılmalı, 20 dakika ile 40 dakika süresince ayakta, oturarak ve yatarak yapılmalıdır. Egzersizler minimum 10 gün uygulanmalıdır. Başarı içinde en az 3 ay süreyle devam edilmesi sağlanmalıdır. Daha yaşlı bireylerde pelvik taban kas güçlendirme amacıyla manyetik sandalye, elektrotlar yardımıyla elektrik stimülasyonu, rektal yoldan uyarıcı düşük doz elektrik akımları gibi tedavilerde yapılabilmektedir.
Pelvik taban kas güçlendirme egzersizlerinde, sıklıkla kullanılan bir yöntem olan biyofeedback tedavisi ile yüz güldürücü sonuçlar elde etmek mümkündür. Bu yöntemde pelvik taban kaslarının kasılmaları ve gevşemeleri ekrana yansıtılarak, hastanın yaptığı egzersizlerde kas kasılmasının ölçümleri kaydedilir. Biyofeedback yöntemine, intravajinal konilerde eklenebilir. Tüm bunlara ek olarak; hastaların günlük yaşam tarzının değişiklikleri, kiloluysa zayıflaması, aşırı kahve ve çay tüketiminin azaltılması, aşırı sıvı alımı varsa kontrol edilmesi, günlük diyetine daha lifli, posalı gıdaların tüketilme alışkanlığının geliştirilmesi, sigara kullanımının bırakılması, akciğer hastalıkları varsa zeminde, astım ve amfizem gibi bunların tedavisinin planlanması, ağır kaldırma, ip atlama, ata binme gibi pelvik taban kaslarını zorlayan egzersizlerin yapılmaması ve idrara sıkışmayı beklemeden belirli saat aralıklarla idrara çıkması tavsiye edilir.
- Ayda olan ilişkiyi günlük ister oldum.
- Cinsellikte ki haz ilişkiyi güçlendiriyor.
- Orgazm aşı öncesi 5 aşı sonrası 10.
Yorumlarİsteksizlik, orgazm olamama sonrası orgazm aşısı ile büyük fark yaşadık. Ayda olan ilişkiyi günlük ister oldum. Çok güzel bir bağ oluştu, peşimden ayrılmıyor, duygusal yöndende bağlandık. O{...}
20.07.2023Zevk alamama, isteksizlik sorunu, istek arttı, sıcak davranma, ilk defa böyle bir haz aldım. Cinsellikte ki haz ilişkiyi güçlendiriyor, muhabbeti artırıyor. Orgazm aşısı öncesi 1, orgazm aş{...}
20.07.2023Orgazm alması sonrası orgazm aşısı ile ilişki güzelleşti. Vaktinde orgazm oluyorum. Bağ kuvvetlendi, istek arttı. Orgazm aşı öncesi 5 aşı sonrası 10.{...}
20.07.2023